İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
1 sayfadaki 1 sayfası
İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Doğan KESKİN
Baş İş Müfettişi
5763 sayılı Yasayla yapılan değişiklikler ile başta 4857 sayılı İş Kanunu olmak üzere birçok Kanunda değişiklik yapmıştır. Bu Kanunlardan biri de 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunudur. 5763 sayılı Yasa ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun dört maddesi değiştirilmiş, dört madde eklenmiştir. Bu yazıda, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununda yapılan değişiklikler ile eklenen maddelere değinilecektir.
1- İşsizlik Sigortasının Amacında Değişiklik:
5763 sayılı Yasanın 13’üncü maddesi ile, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 46’ncı maddesinin birinci fıkrası, “İşsizlik sigortasının amacı; işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve bu Kanunda öngörülen hizmetlerin verilmesini sağlamaktır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Önceki düzenleme, “işsizlik sigortasının amacı; işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve sigortalılara işsiz kalmaları halinde, bu Kanunda öngörülen ödeme ve hizmetlerin yerine getirilmesini sağlamaktır.” şeklindeydi.
Görüleceği üzere, yasa koyucu, verilecek hizmetler konusunda önceki düzenlemede yer almış olan dar tanımı genişletmiştir. Buna, 5763 sayılı Yasayla eklenen yeni görevlerin bulunmasının da rol oynadığı söylenebilecektir.
Ek ve Geçici Madde Eklenmesi:
5763 sayılı Yasanın 13’üncü maddesiyle yapılan bir diğer değişiklik de, Yasanın 46’ncı maddesinin son fıkrasında gerçekleşmiştir. Bu değişiklikle Kanuna ilave edilen ek ve geçici maddeler tanıma dahil edilmiştir. Buna göre, “bu maddenin son fıkrasında yer alan “Geçici 1’inci maddesinde” ibaresi “Ek 1’inci, Ek 2’nci, Geçici 1’inci, Geçici 6’ncı ve Geçici 7’nci maddelerinde” şeklinde olmuştur.
2- İşlemlerin Elektronik Ortamda Yapılabilmesine Olanak Tanınmıştır:
5763 sayılı Yasanın 14’üncü maddesi ile, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48’inci maddesinin dördüncü fıkrası sonuna, “Kurumca bu Kanuna göre yapılacak işlemlere ilişkin elektronik ortamda bilgi ve belge istenebilir veya bilgi ve belge verilebilir.” cümlesi eklenmiştir. Böylece teknolojik değişimden yararlanılarak bilgi ve belge akımı hızlandırılmış olmaktadır.
Yine, 4447 sayılı Kanunun 48’inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan, “doğrudan” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya elektronik ortamda” ibaresi eklenmiş” tir.
3- İşsizlere Verilecek Hizmetler ve Finansal Kaynağı Tanımlanmıştır:
4447 sayılı Kanunun 48’inci maddesinin yedinci fıkrası ise, “Ayrıca, sigortalı işsizler ile Kuruma kayıtlı diğer işsizlere; iş bulma, danışmanlık hizmetleri, mesleki eğitim, işgücü uyum ve toplum yararına çalışma hizmetleri verilir ve işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapılır. Bu kapsamda yapılacak giderler İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Bu giderlerin yıllık miktarı, işsizlik sigortası primi olarak bir önceki yıl içinde Fona aktarılan Devlet payının yüzde otuzunu geçemez. Bu oranı yüzde elliye kadar çıkarmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmaz. Bu fıkraya ilişkin esas ve usuller yönetmelikle belirlenir.” şeklinde değiştirilmiştir.
Bu değişiklik ile hem yapılacak hizmetler arttırılmakta hem de yapılacak hizmetlerle ilgili finansal kaynak olarak İşsizlik Sigortası Fonu gösterilmektedir. Fondan karşılanacak giderlerin yıllık miktarı, bir önceki yılda fona aktarılan işsizlik sigortası primindeki Devlet katkısının % 30’unu geçemeyecektir. Bakanlar Kurulu bu oranı % 50’ye kadar çekebilme yetkisine sahip kılınmıştır. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanan işsizler için ise, karşılanacak gider için sınır konulmamıştır. Görüleceği üzere, işsiz kalanlara yönelik harcamaya kaynaklık etmesi nedeniyle fonun kötüye kullanılmasından söz edilemeyecektir. Ayrıca, harcama miktarı fonun tamamıyla ilgilendirilmemiş, fondan alınabilecek karşılığa sınırlama da getirilmiştir.
4- İşsizlik Ödeneği Miktarının Hesaplama Biçiminde Değişiklik:
5763 sayılı Yasanın 15’inci maddesi ile 4447 sayılı Kanunun 50’nci maddesinin, “İşsizlik ödeneğinin; miktarı, ödeme süreleri ve zamanı ile sağlık primleri ve geçici iş göremezlik durumu” şeklindeki madde başlığı, “İşsizlik ödeneğinin; miktarı, ödeme süreleri ve zamanı ile sigorta primleri” şeklinde değiştirilmiştir.
50’nci maddenin birinci fıkrası ise, “Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39’uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez.” şeklinde değiştirilmiştir.
Değişiklikten önceki fıkra metni, “Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama net kazancının % 50’sidir. Bu suretle hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı 25.08.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 33’üncü maddesine göre sanayi kesiminde çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin netini geçemez.” şeklindeydi.
Görüleceği üzere yapılan bu değişiklikle, yasa kapsamında olup işsizlik sigortasından yararlanabilme koşullarını yerine getirmiş işsizlere verilecek işsizlik sigortası ödeneği miktarı yeniden düzenlenmektedir. Buna göre, son dört aylık prime esas kazançlar dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama net kazancın % 50’si yerine, son dört aylık prime esas kazançlar dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancın % 40’ı işsizlik ödeneği olarak verilecektir. İşsizlik ödeneği miktarı, sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçilere uygulanan yasal asgari ücretin netini aşamayacakken, yeni düzenlemeye göre bu miktar, 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının % 80’ini geçemeyecektir. Bu değişiklikle, işsizlik ödeneğinin miktarında önemsiz bir lehte farklılıktan söz etmek olanaklı olabilecektir. Ancak yapılan değişikliğin esas nedeninin, ödeneğin hesaplanmasında “net ücret” kavramlarının yarattığı güçlüğü kaldırmak olduğu, bu nedenle “brüt ücret” kavramının temel alındığı düşünülmektedir.
5- İlk İşsizlik Ödeneğinin Veriliş Süresinde Değişiklik:
4447 sayılı Yasanın 50’nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonunda yapılır.” cümlesi, “İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılır.” şeklinde değiştirilerek, ödemenin yapılabilmesi için ayın sonunun beklenmesi şeklinde anlaşılabilen zorunluluk esnetilmiştir. Fıkranın sonuna “Ölen sigortalı işsizlere ait fazla ödemeler geri tahsil edilmez.” cümlesi eklenmiştir.
Bu değişiklikle, işsizlik ödeneğinin ödenebilmesi için hak kazanılan tarihi izleyen ay sonu beklenmeyecek, ilk işsizlik ödeneği, hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılabilecektir. Böylece ödeme için hazırlıklar yapılmışsa izleyen ayın sonu beklenmeyecek daha önce de verilebilecektir.
Fıkranın sonuna eklenen cümle ise ölüm hali ile ilgili önemli bir düzenleme getirmektedir. Bu düzenlemeye göre, ölüm nedeniyle ortaya çıkacak fazla ödemeler artık geri tahsil edilmeyecektir.
5- Fonun Giderleri:
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun, “Fonun giderleri”ni belirleyen 53’üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendinin (c) alt bendi “48’inci maddesinin yedinci fıkrasında sayılan hizmetlere ilişkin giderlerden,” şeklinde değiştirilmiştir.
Yine, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun “Fonun giderleri”ni belirleyen 53’üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendine, “Geçici 6’ncı ve Geçici 7’nci maddeleri kapsamındaki giderlerden” şeklinde (e) alt bendi eklenmiştir.
6- İş Kanununda Yer Alan “İşverenin Ödeme Aczine Düşmesi” Hükmü, İşsizlik Sigortası Kanununa Taşınmıştır:
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa “Ek 1” maddesi eklenmiştir. Bu maddenin başlığı, “İşverenin ödeme aczine düşmesi” şeklindedir. Aslında bu başlıklı düzenlemenin 4857 sayılı İş Kanununda yer aldığını biliyoruz. (md. 33) İş Kanunundaki bu maddenin, 4447 sayılı Kanuna transfer edildiği görülmektedir. Bu maddenin İşsizlik Sigortası Kanununa nakledilmesi nedeninin, bu uygulamanın Basın İş ve Deniz İş Kanununa göre çalışanlara da yansıtılabilmesi amacını taşıdığı anlaşılmaktadır. İlgili Kanunlara yapılacak düzenleme ile monte edilmesi olanaklı iken böyle bir yolun uygulanmasının nedeni anlaşılamamıştır. Doğrudan iş ilişkisini düzenleyen bir konu olmasına rağmen acz durumunda ödenecek ücretin işsizlik sigortası fonundan olması dışında bu düzenlemenin İşsizlik Sigortası Kanununda yer almasını düşündürecek başka bir neden bulunmamaktadır.
Ancak madde transferi yapılırken madde metninde sınırlı da olsa bazı değişikliklerin yapıldığı görülmüştür. Örneğin, “İşverenin ödeme aczine düşmesi” başlıklı madde metni, 4447 sayılı Yasada, “EK MADDE 1- Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işverenin konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması, iflası veya iflasın ertelenmesi nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan üç aylık ödenmeyen ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulur. Bu madde kapsamında yapılacak ödemelerde işçinin, işverenin ödeme güçlüğüne düşmesinden önceki son bir yıl içinde aynı işyerinde çalışmış olması koşulu esas alınarak temel ücret üzerinden ödeme yapılır. Bu ödemeler 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 78’inci maddesi uyarınca belirlenen kazanç üst sınırını aşamaz.
Ücret Garanti Fonu, işverenlerce işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin yıllık toplamının yüzde biridir. Ücret Garanti Fonunun oluşumu ve uygulanması ile ilgili usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” şeklini almıştır.
Maddenin İş Kanunundaki metni, “İşverenin konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması veya iflası nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan son üç aylık ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulur.
Ücret Garanti Fonu, işverenlerce işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin yıllık toplamının yüzde biridir. Ücret Garanti Fonunun oluşumu ve uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.” şeklindedir. (md. 33)
Görüleceği üzere, İş Kanunundaki madde metni ile 4447 sayılı Kanuna transfer edilirken yeniden şekillendirilen madde metni arasında önemli değişiklikler bulunmaktadır.
Buna göre, madde İşsizlik Sigortası Kanununa transfer edilirken, yapılan önemli değişikliklerden biri, işçinin, acze düşen işverenin işyerinde son bir yıldır çalışıyor olması koşulu olmuştur. Daha kısa süredir çalışıyorsa, işçi bu haktan yararlanamayacaktır.
İkinci önemli bir değişiklik ise, dikkate alınacak ücretin, işçinin “temel ücret” olması ve temel ücretin de, SSK.’na göre belirlenen prime esas kazanç üst sınırı ile sınırlandırılmış bulunmasıdır.
İş Kanununda ve İşsizlik Sigortası Kanununda, “temel ücret” kavramı tanımlanmamış bulunmaktadır. Ancak, bu ifade ile, sosyal yardım ve ek ödemelerin dikkate alınmayacağının anlatılmak istendiği düşünülmektedir. Üstelik, “Fon”dan yapılacak ödemede bir taraftan sadece temel ücret dikkate alınırken diğer taraftan da temel ücret, sigorta primine esas tavan ile sınırlandırılmaktadır.
Üçüncü önemli bir değişiklik ise işçi lehine olmuştur. Buna göre, işçinin mutlaka son üç aylık ücreti değil, bir yıl içindeki karşılanmamış üç aya ait ücretler fondan karşılanabilecektir.
7- İş Kanununda Yer Alan, “Kısa Çalışma ve Kısa Çalışma Ödeneği” Hükmü, İşsizlik Sigortası Kanununa Taşınmıştır:
Benzer şekilde, 4857 sayılı İş Kanununun “Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği” başlıklı 65’inci maddesi de 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa transfer edilmiştir. Gerekçesi de, yine Deniz İş Kanunu ile Basın İş Kanunu kapsamındakilere de bu hükmün uygulanmasının sağlanması olarak açıklanmıştır. Bu madde, 4447 sayılı Kanunda “Ek 2” olarak yer alacaktır. (1)
Bu maddenin transferi sırasında da madde metninde bazı değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri, hükmün Deniz İş Kanunu ve Basın İş Kanunu kapsamındaki çalışanlara da uygulanabilmesi için madde hükmünün başına, “Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işveren;” ilavesi yapılmıştır. Böylece, bu Kanunlara tabi işverenler tarafından çalıştırılanlar da bu hükümden yararlanabileceklerdir.
Bir diğer değişiklik ise, kısa çalışma uygulanan dönemde işçilerin sigorta primlerinin ne şekilde ödeneceği, kısa çalışma ödeneği verilen dönemin işsizlik sigortası hakkını nasıl etkileyeceğine dair hükümlerin madde metninden çıkarılarak yönetmeliğe bırakılmış olmasıdır.
8- 5763 sayılı Yasa ile 4447 sayılı Kanunda yapılan diğer değişiklikler ise, İşsizlikle mücadelede araç olarak görülen ve istihdamı arttıracağı varsayımıyla GAP Projesi öncelikli olmak üzere, ekonomik ve sosyal kalkınma projelerine kaynak aktarımına olanak veren değişiklikler. (Geçici Madde 6) (2) ile istihdamı teşvik anlamına gelen ve gerçekten yeni istihdam edilenlerin sigorta primlerine destek verilmesi anlamını taşıyan uygulamaya İşsizlik Sigortası Fonundan kaynak tahsis eden değişiklikler olmuştur.
Tamamen istihdamı arttırma amaçlı olması nedeniyle, son bir yılın istihdam ortalamasının üstüne çıkılması, istihdamın, maddenin yürürlük tarihinden önceki altı aylık kayıtların dışında olması- çıktı, girdi yapılması önlenmek isteniyor- kadın istihdamını arttırmak için yaşa tavan sınır konulmaması (18 yaşın üstü), erkek işçilerde ise, 18-29 yaş arasındaki genç işsizlerin istihdam edilmesinin sağlanmak istenmesi, işe alınanların fiilen çalışması gibi koşullara yer verilerek -ki madde metninde başka sınırlandırmalar da bulunmaktadır- teşvikten dolanılarak yararlanılması yolunu kapatan çerçeveler çizilmiştir. Ayrıca teşvikten yararlanma süresi de ucu kapalı tutulmuş, maddenin yürürlük tarihinden itibaren bir yıl ile sınırlandırılmıştır. İşsizlik Sigortası Fonundan yapılacak teşvik tutarları ise, işçinin işveren hissesine düşen sigorta primlerinin, birinci yılda tamamı olmak üzere, her yıl % 20 oranında azalacak şekilde beş yıl boyunca devam edecektir. (Geçici Madde 7) (3)
Doğan KESKİN
Baş İş Müfettişi
5763 sayılı Yasayla yapılan değişiklikler ile başta 4857 sayılı İş Kanunu olmak üzere birçok Kanunda değişiklik yapmıştır. Bu Kanunlardan biri de 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunudur. 5763 sayılı Yasa ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun dört maddesi değiştirilmiş, dört madde eklenmiştir. Bu yazıda, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununda yapılan değişiklikler ile eklenen maddelere değinilecektir.
1- İşsizlik Sigortasının Amacında Değişiklik:
5763 sayılı Yasanın 13’üncü maddesi ile, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 46’ncı maddesinin birinci fıkrası, “İşsizlik sigortasının amacı; işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve bu Kanunda öngörülen hizmetlerin verilmesini sağlamaktır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Önceki düzenleme, “işsizlik sigortasının amacı; işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve sigortalılara işsiz kalmaları halinde, bu Kanunda öngörülen ödeme ve hizmetlerin yerine getirilmesini sağlamaktır.” şeklindeydi.
Görüleceği üzere, yasa koyucu, verilecek hizmetler konusunda önceki düzenlemede yer almış olan dar tanımı genişletmiştir. Buna, 5763 sayılı Yasayla eklenen yeni görevlerin bulunmasının da rol oynadığı söylenebilecektir.
Ek ve Geçici Madde Eklenmesi:
5763 sayılı Yasanın 13’üncü maddesiyle yapılan bir diğer değişiklik de, Yasanın 46’ncı maddesinin son fıkrasında gerçekleşmiştir. Bu değişiklikle Kanuna ilave edilen ek ve geçici maddeler tanıma dahil edilmiştir. Buna göre, “bu maddenin son fıkrasında yer alan “Geçici 1’inci maddesinde” ibaresi “Ek 1’inci, Ek 2’nci, Geçici 1’inci, Geçici 6’ncı ve Geçici 7’nci maddelerinde” şeklinde olmuştur.
2- İşlemlerin Elektronik Ortamda Yapılabilmesine Olanak Tanınmıştır:
5763 sayılı Yasanın 14’üncü maddesi ile, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48’inci maddesinin dördüncü fıkrası sonuna, “Kurumca bu Kanuna göre yapılacak işlemlere ilişkin elektronik ortamda bilgi ve belge istenebilir veya bilgi ve belge verilebilir.” cümlesi eklenmiştir. Böylece teknolojik değişimden yararlanılarak bilgi ve belge akımı hızlandırılmış olmaktadır.
Yine, 4447 sayılı Kanunun 48’inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan, “doğrudan” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya elektronik ortamda” ibaresi eklenmiş” tir.
3- İşsizlere Verilecek Hizmetler ve Finansal Kaynağı Tanımlanmıştır:
4447 sayılı Kanunun 48’inci maddesinin yedinci fıkrası ise, “Ayrıca, sigortalı işsizler ile Kuruma kayıtlı diğer işsizlere; iş bulma, danışmanlık hizmetleri, mesleki eğitim, işgücü uyum ve toplum yararına çalışma hizmetleri verilir ve işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapılır. Bu kapsamda yapılacak giderler İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Bu giderlerin yıllık miktarı, işsizlik sigortası primi olarak bir önceki yıl içinde Fona aktarılan Devlet payının yüzde otuzunu geçemez. Bu oranı yüzde elliye kadar çıkarmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmaz. Bu fıkraya ilişkin esas ve usuller yönetmelikle belirlenir.” şeklinde değiştirilmiştir.
Bu değişiklik ile hem yapılacak hizmetler arttırılmakta hem de yapılacak hizmetlerle ilgili finansal kaynak olarak İşsizlik Sigortası Fonu gösterilmektedir. Fondan karşılanacak giderlerin yıllık miktarı, bir önceki yılda fona aktarılan işsizlik sigortası primindeki Devlet katkısının % 30’unu geçemeyecektir. Bakanlar Kurulu bu oranı % 50’ye kadar çekebilme yetkisine sahip kılınmıştır. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanan işsizler için ise, karşılanacak gider için sınır konulmamıştır. Görüleceği üzere, işsiz kalanlara yönelik harcamaya kaynaklık etmesi nedeniyle fonun kötüye kullanılmasından söz edilemeyecektir. Ayrıca, harcama miktarı fonun tamamıyla ilgilendirilmemiş, fondan alınabilecek karşılığa sınırlama da getirilmiştir.
4- İşsizlik Ödeneği Miktarının Hesaplama Biçiminde Değişiklik:
5763 sayılı Yasanın 15’inci maddesi ile 4447 sayılı Kanunun 50’nci maddesinin, “İşsizlik ödeneğinin; miktarı, ödeme süreleri ve zamanı ile sağlık primleri ve geçici iş göremezlik durumu” şeklindeki madde başlığı, “İşsizlik ödeneğinin; miktarı, ödeme süreleri ve zamanı ile sigorta primleri” şeklinde değiştirilmiştir.
50’nci maddenin birinci fıkrası ise, “Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39’uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez.” şeklinde değiştirilmiştir.
Değişiklikten önceki fıkra metni, “Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama net kazancının % 50’sidir. Bu suretle hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı 25.08.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 33’üncü maddesine göre sanayi kesiminde çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin netini geçemez.” şeklindeydi.
Görüleceği üzere yapılan bu değişiklikle, yasa kapsamında olup işsizlik sigortasından yararlanabilme koşullarını yerine getirmiş işsizlere verilecek işsizlik sigortası ödeneği miktarı yeniden düzenlenmektedir. Buna göre, son dört aylık prime esas kazançlar dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama net kazancın % 50’si yerine, son dört aylık prime esas kazançlar dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancın % 40’ı işsizlik ödeneği olarak verilecektir. İşsizlik ödeneği miktarı, sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçilere uygulanan yasal asgari ücretin netini aşamayacakken, yeni düzenlemeye göre bu miktar, 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının % 80’ini geçemeyecektir. Bu değişiklikle, işsizlik ödeneğinin miktarında önemsiz bir lehte farklılıktan söz etmek olanaklı olabilecektir. Ancak yapılan değişikliğin esas nedeninin, ödeneğin hesaplanmasında “net ücret” kavramlarının yarattığı güçlüğü kaldırmak olduğu, bu nedenle “brüt ücret” kavramının temel alındığı düşünülmektedir.
5- İlk İşsizlik Ödeneğinin Veriliş Süresinde Değişiklik:
4447 sayılı Yasanın 50’nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonunda yapılır.” cümlesi, “İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılır.” şeklinde değiştirilerek, ödemenin yapılabilmesi için ayın sonunun beklenmesi şeklinde anlaşılabilen zorunluluk esnetilmiştir. Fıkranın sonuna “Ölen sigortalı işsizlere ait fazla ödemeler geri tahsil edilmez.” cümlesi eklenmiştir.
Bu değişiklikle, işsizlik ödeneğinin ödenebilmesi için hak kazanılan tarihi izleyen ay sonu beklenmeyecek, ilk işsizlik ödeneği, hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılabilecektir. Böylece ödeme için hazırlıklar yapılmışsa izleyen ayın sonu beklenmeyecek daha önce de verilebilecektir.
Fıkranın sonuna eklenen cümle ise ölüm hali ile ilgili önemli bir düzenleme getirmektedir. Bu düzenlemeye göre, ölüm nedeniyle ortaya çıkacak fazla ödemeler artık geri tahsil edilmeyecektir.
5- Fonun Giderleri:
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun, “Fonun giderleri”ni belirleyen 53’üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendinin (c) alt bendi “48’inci maddesinin yedinci fıkrasında sayılan hizmetlere ilişkin giderlerden,” şeklinde değiştirilmiştir.
Yine, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun “Fonun giderleri”ni belirleyen 53’üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendine, “Geçici 6’ncı ve Geçici 7’nci maddeleri kapsamındaki giderlerden” şeklinde (e) alt bendi eklenmiştir.
6- İş Kanununda Yer Alan “İşverenin Ödeme Aczine Düşmesi” Hükmü, İşsizlik Sigortası Kanununa Taşınmıştır:
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa “Ek 1” maddesi eklenmiştir. Bu maddenin başlığı, “İşverenin ödeme aczine düşmesi” şeklindedir. Aslında bu başlıklı düzenlemenin 4857 sayılı İş Kanununda yer aldığını biliyoruz. (md. 33) İş Kanunundaki bu maddenin, 4447 sayılı Kanuna transfer edildiği görülmektedir. Bu maddenin İşsizlik Sigortası Kanununa nakledilmesi nedeninin, bu uygulamanın Basın İş ve Deniz İş Kanununa göre çalışanlara da yansıtılabilmesi amacını taşıdığı anlaşılmaktadır. İlgili Kanunlara yapılacak düzenleme ile monte edilmesi olanaklı iken böyle bir yolun uygulanmasının nedeni anlaşılamamıştır. Doğrudan iş ilişkisini düzenleyen bir konu olmasına rağmen acz durumunda ödenecek ücretin işsizlik sigortası fonundan olması dışında bu düzenlemenin İşsizlik Sigortası Kanununda yer almasını düşündürecek başka bir neden bulunmamaktadır.
Ancak madde transferi yapılırken madde metninde sınırlı da olsa bazı değişikliklerin yapıldığı görülmüştür. Örneğin, “İşverenin ödeme aczine düşmesi” başlıklı madde metni, 4447 sayılı Yasada, “EK MADDE 1- Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işverenin konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması, iflası veya iflasın ertelenmesi nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan üç aylık ödenmeyen ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulur. Bu madde kapsamında yapılacak ödemelerde işçinin, işverenin ödeme güçlüğüne düşmesinden önceki son bir yıl içinde aynı işyerinde çalışmış olması koşulu esas alınarak temel ücret üzerinden ödeme yapılır. Bu ödemeler 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 78’inci maddesi uyarınca belirlenen kazanç üst sınırını aşamaz.
Ücret Garanti Fonu, işverenlerce işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin yıllık toplamının yüzde biridir. Ücret Garanti Fonunun oluşumu ve uygulanması ile ilgili usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” şeklini almıştır.
Maddenin İş Kanunundaki metni, “İşverenin konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması veya iflası nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan son üç aylık ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulur.
Ücret Garanti Fonu, işverenlerce işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin yıllık toplamının yüzde biridir. Ücret Garanti Fonunun oluşumu ve uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.” şeklindedir. (md. 33)
Görüleceği üzere, İş Kanunundaki madde metni ile 4447 sayılı Kanuna transfer edilirken yeniden şekillendirilen madde metni arasında önemli değişiklikler bulunmaktadır.
Buna göre, madde İşsizlik Sigortası Kanununa transfer edilirken, yapılan önemli değişikliklerden biri, işçinin, acze düşen işverenin işyerinde son bir yıldır çalışıyor olması koşulu olmuştur. Daha kısa süredir çalışıyorsa, işçi bu haktan yararlanamayacaktır.
İkinci önemli bir değişiklik ise, dikkate alınacak ücretin, işçinin “temel ücret” olması ve temel ücretin de, SSK.’na göre belirlenen prime esas kazanç üst sınırı ile sınırlandırılmış bulunmasıdır.
İş Kanununda ve İşsizlik Sigortası Kanununda, “temel ücret” kavramı tanımlanmamış bulunmaktadır. Ancak, bu ifade ile, sosyal yardım ve ek ödemelerin dikkate alınmayacağının anlatılmak istendiği düşünülmektedir. Üstelik, “Fon”dan yapılacak ödemede bir taraftan sadece temel ücret dikkate alınırken diğer taraftan da temel ücret, sigorta primine esas tavan ile sınırlandırılmaktadır.
Üçüncü önemli bir değişiklik ise işçi lehine olmuştur. Buna göre, işçinin mutlaka son üç aylık ücreti değil, bir yıl içindeki karşılanmamış üç aya ait ücretler fondan karşılanabilecektir.
7- İş Kanununda Yer Alan, “Kısa Çalışma ve Kısa Çalışma Ödeneği” Hükmü, İşsizlik Sigortası Kanununa Taşınmıştır:
Benzer şekilde, 4857 sayılı İş Kanununun “Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği” başlıklı 65’inci maddesi de 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa transfer edilmiştir. Gerekçesi de, yine Deniz İş Kanunu ile Basın İş Kanunu kapsamındakilere de bu hükmün uygulanmasının sağlanması olarak açıklanmıştır. Bu madde, 4447 sayılı Kanunda “Ek 2” olarak yer alacaktır. (1)
Bu maddenin transferi sırasında da madde metninde bazı değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri, hükmün Deniz İş Kanunu ve Basın İş Kanunu kapsamındaki çalışanlara da uygulanabilmesi için madde hükmünün başına, “Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işveren;” ilavesi yapılmıştır. Böylece, bu Kanunlara tabi işverenler tarafından çalıştırılanlar da bu hükümden yararlanabileceklerdir.
Bir diğer değişiklik ise, kısa çalışma uygulanan dönemde işçilerin sigorta primlerinin ne şekilde ödeneceği, kısa çalışma ödeneği verilen dönemin işsizlik sigortası hakkını nasıl etkileyeceğine dair hükümlerin madde metninden çıkarılarak yönetmeliğe bırakılmış olmasıdır.
8- 5763 sayılı Yasa ile 4447 sayılı Kanunda yapılan diğer değişiklikler ise, İşsizlikle mücadelede araç olarak görülen ve istihdamı arttıracağı varsayımıyla GAP Projesi öncelikli olmak üzere, ekonomik ve sosyal kalkınma projelerine kaynak aktarımına olanak veren değişiklikler. (Geçici Madde 6) (2) ile istihdamı teşvik anlamına gelen ve gerçekten yeni istihdam edilenlerin sigorta primlerine destek verilmesi anlamını taşıyan uygulamaya İşsizlik Sigortası Fonundan kaynak tahsis eden değişiklikler olmuştur.
Tamamen istihdamı arttırma amaçlı olması nedeniyle, son bir yılın istihdam ortalamasının üstüne çıkılması, istihdamın, maddenin yürürlük tarihinden önceki altı aylık kayıtların dışında olması- çıktı, girdi yapılması önlenmek isteniyor- kadın istihdamını arttırmak için yaşa tavan sınır konulmaması (18 yaşın üstü), erkek işçilerde ise, 18-29 yaş arasındaki genç işsizlerin istihdam edilmesinin sağlanmak istenmesi, işe alınanların fiilen çalışması gibi koşullara yer verilerek -ki madde metninde başka sınırlandırmalar da bulunmaktadır- teşvikten dolanılarak yararlanılması yolunu kapatan çerçeveler çizilmiştir. Ayrıca teşvikten yararlanma süresi de ucu kapalı tutulmuş, maddenin yürürlük tarihinden itibaren bir yıl ile sınırlandırılmıştır. İşsizlik Sigortası Fonundan yapılacak teşvik tutarları ise, işçinin işveren hissesine düşen sigorta primlerinin, birinci yılda tamamı olmak üzere, her yıl % 20 oranında azalacak şekilde beş yıl boyunca devam edecektir. (Geçici Madde 7) (3)
yasemin- YENİ ÜYE
- Mesaj Sayısı : 11
Yaş : 40
Nerden : aksaray
Kayıt tarihi : 20/10/08
Geri: İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
––––––––––––––––––––––
(1) 4447 sayılı Kanun Ek 2’nci madde, “Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işveren; genel ekonomik kriz veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerini geçici olarak önemli ölçüde azaltması veya işyerinde faaliyeti tamamen veya kısmen geçici olarak durdurması halinde, durumu derhal gerekçeleri ile birlikte Türkiye İş Kurumuna, varsa toplu iş sözleşmesi tarafı sendikaya bir yazı ile bildirir. Talebin uygunluğunun belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle işyerinde geçici olarak en az dört hafta işin durması veya kısa çalışma hallerinde işçilere çalıştırılmadıkları süre için işsizlik sigortasından kısa çalışma ödeneği ödenir. Kısa çalışma süresi, zorlayıcı sebebin devamı süresini ve herhalde üç ayı aşamaz. İşçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, çalışma süreleri ve işsizlik sigortası primi ödeme gün sayısı bakımından işsizlik ödeneğine hak kazanma şartlarını yerine getirmesi gerekir.
Günlük kısa çalışma ödeneğinin miktarı, işsizlik ödeneği miktarı kadardır. Kısa çalışma ödeneğinden yararlananlara ait sigorta primlerinin aktarılması ve sağlık hizmetlerinin sunulmasına ilişkin işlemler 506 sayılı Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülür. Kısa çalışma ödeneği olarak yapılan ödemeler başlangıçta belirlenen işsizlik ödeneği süresinden düşülür.
Zorlayıcı sebeplerle işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durması halinde, kısa çalışma ödeneği ödemeleri 4857 sayılı Kanunun 24’üncü maddesinin (III) numaralı bendinde ve aynı Kanunun 40’ıncı maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra başlar.”
(2) GEÇİCİ MADDE 6- a) 2008 yılına münhasır olmak üzere, Fonun mevcut nema gelirlerinden 1.300.000.000 YTL’lik kısım Fon tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu tutarları, Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımlarda kullanılmak üzere ilgili idare bütçelerine ödenek kaydetmeye Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, 2008 yılı yatırım programı ile ilişkilendirilir.
b) 2009-2012 yıllarında Fon tarafından tahsil edilecek nema gelirlerinin dörtte biri, ilgili yıl genel bütçelerinin (B) işaretli cetvelinde bütçe gelir tahmini olarak yer alır. İlgili yıl bütçeleri hazırlanırken Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımların finansmanı için ilgili idare bütçelerine bu gelir tahmini karşılığı kadar ödenek öngörülür. Bu gelirler, Fon tarafından tahsil edilen ayı izleyen ayın 15’ine kadar Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve yılı genel bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir.
c) Bu madde kapsamında aktarılacak kaynakla gerçekleştirilecek yatırımlardan elde edilecek getiriler ile varlık satışlarından elde edilecek gelirlerin Yüksek Planlama Kurulunca belirlenecek oranı, kullanılan kaynak tutarını aşmamak kaydıyla Fona aktarılır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir.”
(3) “GEÇİCİ MADDE 7- 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük olanlar ile yaş şartı aranmaksızın 18 yaşından büyük kadınlardan; bu maddenin yürürlük tarihinden önceki altı aylık dönemde prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olması şartıyla, bu maddenin yürürlük tarihinden önceki bir yıllık dönemde işyerine ait prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren bir yıl içinde işe alınan ve fiilen çalıştırılanlar için; 506 sayılı Kanunun 72’nci ve 73’üncü maddelerinde sayılan ve 78’inci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin;
a) Birinci yıl için yüzde yüzü,
b) İkinci yıl için yüzde sekseni,
c) Üçüncü yıl için yüzde altmışı,
d) Dördüncü yıl için yüzde kırkı,
e) Beşinci yıl için yüzde yirmisi,
İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır.
İşveren hissesine ait primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu maddeye göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, İşsizlik Sigortası Fonundan Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir.
Bu madde hükümleri;
a) 01.10.2003 tarihinden sonra özelleştirme kapsamında devir alınan işyerleri hariç olmak üzere, mevcut ve faaliyette bulunan işyerlerinin devredilmesi, birleşmesi, bölünmesi veya nev’i değiştirmesi gibi hallerde yeni işe başlama olarak değerlendirilmez.
b) Mevcut bir işyerinin kapatılarak; değişik bir ad veya unvan ya da bir iş birimi olarak aynı faaliyette açılması veya çalışan sigortalıların bütün olarak devredilmesi halinde, bu işyerleri hakkında uygulanmaz.
c) Yönetim ve kontrolü elinde bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin değiştirilmesi gibi ek bir kapasite ve istihdam artışına neden olmayan, sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemler hakkında uygulanmaz.
d) 506 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimler sonucunda çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işyerleri hakkında bir yıl süreyle uygulanmaz.
e) 08.09.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 04.01.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan hizmet ve yapım konulu işyerlerine yönelik işyerleri hakkında uygulanmaz.
f) Kamu idareleri işyerleri hakkında uygulanmaz.
g) 506 sayılı Kanuna göre sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ile yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz.
İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.
Bu maddeyle düzenlenen destek unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca yararlanmakta olan işverenler; aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurundan yararlanamaz. Bu durumda, işverenlerin tercihleri dikkate alınmak suretiyle uygulama, destek unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak yapılır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirlenir.”
kaynak: www.maliyesigortayor.com.tr
(1) 4447 sayılı Kanun Ek 2’nci madde, “Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işveren; genel ekonomik kriz veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerini geçici olarak önemli ölçüde azaltması veya işyerinde faaliyeti tamamen veya kısmen geçici olarak durdurması halinde, durumu derhal gerekçeleri ile birlikte Türkiye İş Kurumuna, varsa toplu iş sözleşmesi tarafı sendikaya bir yazı ile bildirir. Talebin uygunluğunun belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle işyerinde geçici olarak en az dört hafta işin durması veya kısa çalışma hallerinde işçilere çalıştırılmadıkları süre için işsizlik sigortasından kısa çalışma ödeneği ödenir. Kısa çalışma süresi, zorlayıcı sebebin devamı süresini ve herhalde üç ayı aşamaz. İşçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, çalışma süreleri ve işsizlik sigortası primi ödeme gün sayısı bakımından işsizlik ödeneğine hak kazanma şartlarını yerine getirmesi gerekir.
Günlük kısa çalışma ödeneğinin miktarı, işsizlik ödeneği miktarı kadardır. Kısa çalışma ödeneğinden yararlananlara ait sigorta primlerinin aktarılması ve sağlık hizmetlerinin sunulmasına ilişkin işlemler 506 sayılı Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülür. Kısa çalışma ödeneği olarak yapılan ödemeler başlangıçta belirlenen işsizlik ödeneği süresinden düşülür.
Zorlayıcı sebeplerle işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durması halinde, kısa çalışma ödeneği ödemeleri 4857 sayılı Kanunun 24’üncü maddesinin (III) numaralı bendinde ve aynı Kanunun 40’ıncı maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra başlar.”
(2) GEÇİCİ MADDE 6- a) 2008 yılına münhasır olmak üzere, Fonun mevcut nema gelirlerinden 1.300.000.000 YTL’lik kısım Fon tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu tutarları, Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımlarda kullanılmak üzere ilgili idare bütçelerine ödenek kaydetmeye Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, 2008 yılı yatırım programı ile ilişkilendirilir.
b) 2009-2012 yıllarında Fon tarafından tahsil edilecek nema gelirlerinin dörtte biri, ilgili yıl genel bütçelerinin (B) işaretli cetvelinde bütçe gelir tahmini olarak yer alır. İlgili yıl bütçeleri hazırlanırken Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımların finansmanı için ilgili idare bütçelerine bu gelir tahmini karşılığı kadar ödenek öngörülür. Bu gelirler, Fon tarafından tahsil edilen ayı izleyen ayın 15’ine kadar Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve yılı genel bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir.
c) Bu madde kapsamında aktarılacak kaynakla gerçekleştirilecek yatırımlardan elde edilecek getiriler ile varlık satışlarından elde edilecek gelirlerin Yüksek Planlama Kurulunca belirlenecek oranı, kullanılan kaynak tutarını aşmamak kaydıyla Fona aktarılır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir.”
(3) “GEÇİCİ MADDE 7- 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük olanlar ile yaş şartı aranmaksızın 18 yaşından büyük kadınlardan; bu maddenin yürürlük tarihinden önceki altı aylık dönemde prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olması şartıyla, bu maddenin yürürlük tarihinden önceki bir yıllık dönemde işyerine ait prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren bir yıl içinde işe alınan ve fiilen çalıştırılanlar için; 506 sayılı Kanunun 72’nci ve 73’üncü maddelerinde sayılan ve 78’inci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin;
a) Birinci yıl için yüzde yüzü,
b) İkinci yıl için yüzde sekseni,
c) Üçüncü yıl için yüzde altmışı,
d) Dördüncü yıl için yüzde kırkı,
e) Beşinci yıl için yüzde yirmisi,
İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır.
İşveren hissesine ait primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu maddeye göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, İşsizlik Sigortası Fonundan Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir.
Bu madde hükümleri;
a) 01.10.2003 tarihinden sonra özelleştirme kapsamında devir alınan işyerleri hariç olmak üzere, mevcut ve faaliyette bulunan işyerlerinin devredilmesi, birleşmesi, bölünmesi veya nev’i değiştirmesi gibi hallerde yeni işe başlama olarak değerlendirilmez.
b) Mevcut bir işyerinin kapatılarak; değişik bir ad veya unvan ya da bir iş birimi olarak aynı faaliyette açılması veya çalışan sigortalıların bütün olarak devredilmesi halinde, bu işyerleri hakkında uygulanmaz.
c) Yönetim ve kontrolü elinde bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin değiştirilmesi gibi ek bir kapasite ve istihdam artışına neden olmayan, sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemler hakkında uygulanmaz.
d) 506 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimler sonucunda çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işyerleri hakkında bir yıl süreyle uygulanmaz.
e) 08.09.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 04.01.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan hizmet ve yapım konulu işyerlerine yönelik işyerleri hakkında uygulanmaz.
f) Kamu idareleri işyerleri hakkında uygulanmaz.
g) 506 sayılı Kanuna göre sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ile yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz.
İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.
Bu maddeyle düzenlenen destek unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca yararlanmakta olan işverenler; aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurundan yararlanamaz. Bu durumda, işverenlerin tercihleri dikkate alınmak suretiyle uygulama, destek unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak yapılır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirlenir.”
kaynak: www.maliyesigortayor.com.tr
yasemin- YENİ ÜYE
- Mesaj Sayısı : 11
Yaş : 40
Nerden : aksaray
Kayıt tarihi : 20/10/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz